Döngüsel Ekonomi ve İklim Krizi

Kentlerin nüfusu artmaya devam ediyor. Bu da iklim değişikliği nedeniyle daha tehlikeli hale gelerek iklim risklerine karşı kırılganlığı artırıyor. Sera emisyonlarını azaltmak artık iklim değişikliğinin etkilerini durdurmak için yeterli değil ve şehirleri gittikçe ısınan bir iklime uyarlamak için acil bir ihtiyaç var.

Döngüsel bir ekonomi ise atıkları ortadan kaldıran, malzeme ve kaynak tüketimini azaltan ve sera gazı emisyonlarını düşüren azaltma, yeniden kullanma ve geri dönüşüm gibi çeşitli stratejilerden yararlanır. Döngüsel ekonomi ile iklimin düzenlenmesi arasında bir bağlantı vardır ve döngüsel bir ekonomiye geçiş, madencilik, imalat, inşaat, ulaşım ve diğer sektörlerden kaynaklanan karbondioksit emisyonlarını ciddi bir şekilde azaltabilir.

Yenilenebilir enerjiye geçiş bu hedefler için önemli olsa da hikâyenin sadece bir parçası. Tüm sektörlerde ve değer zincirlerinde ürünleri ve malzemeleri mümkün olduğunca uzun süre kullanımda tutan, atık ve kirlilik için yollar tasarlayan döngüsel bir ekonomiyi benimsemek net, sıfır bir dünyanın resmini çizmek için çok önemli.

Ülkeler, kaynakları daha az ve ürünleri de mümkün olduğunca uzun süre ve yeniden kullanarak, ayrıca düşük karbonlu alternatifleri tercih ederek döngüsel bir ekonominin tüm potansiyelini ortaya çıkaracak politikalar geliştirmeliler. Bunu yapmak, sürdürülebilir uygulamaları iyileştirebilir ve ülkelerin iklim hedeflerine, daha hızlı ulaşmasını sağlayabilir.

Şimdi, hep birlikte döngüsel ekonomiyi ve iklime etkisini daha yakından inceleyelim.

Döngüsel ekonominin iklim değişikliği ile mücadele potansiyelini ortaya çıkarmak

Döngüsel ekonomi, ham maddelerin, bileşenlerin ve ürünlerin değerlerini mümkün olduğunca az kaybettiği, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanıldığı ve sistemin merkezinde yer aldığı kapalı döngülerden oluşan ekonomik bir sistemdir.

Döngüsel ekonominin ilk amacı, ekolojik sistemler üzerinde onları tüketmeyecek veya aşırı yüklenmeyecek şekilde olumlu bir etki yaratmaktır. Bu, döngüsel ekonominin ekolojik faydalarına yansır. Örneğin, döngüsel bir ekonomi daha az sera gazı yayar, toprak, hava ve su temiz kalır ve doğa rezervleri korunur.

Emisyon kaynakları ve döngüsel ekonomi

İklim değişikliğine neden olan emisyonların neredeyse yarısı, arabalardan giysilere, yiyeceklere ve çok daha fazlasına kadar günlük eşyaların üretiminden ve kullanımından kaynaklanıyor. Bu rakama, yük taşımacılığı ve konut dışı binalarda enerji kullanımından kaynaklanan emisyonlar da dahil edildiğinde, küresel emisyonlar daha da yükseliyor. Mevcut üretim ve tüketimde değişiklik olmazsa, emisyonlar hızla artmaya devam edecek. Ekonominin ayrılmaz bir parçası olan bu malzemelerin üretiminden kaynaklanan emisyonların, şu anda temiz enerji kaynakları tarafından karşılanamayan enerjinin, yoğun süreçler nedeniyle azaltılması daha da zorlaşıyor.

Şu anda, küresel ekonomi yalnızca %8.6 döngüsel ve bu rakam geriye büyük bir döngüsellik boşluğu bırakıyor. Önümüzdeki 10 yılda, küresel döngüsellik mevcut seviyelere kıyasla iki katına çıkarılırsa, 2032 yılına kadar küresel sera gazı emisyonları %39 oranında azaltılabilir ve toplam malzeme ayak izi %28 oranında küçültülebilir.

Döngüsel ekonominin ulusal katkı beyanlarındaki yeri

Döngüsel ekonominin faydaları giderek daha fazla kabul görüyor. Bu yıl güncellenen ve sunulan ulusal katkı beyanlarının üçte biri, büyük ölçüde Avrupa ve diğer bazı G20 ülkelerinde döngüsel ekonomiden bahsetse de birçok ulusal katkı beyanı ve iklim değişikliğine yönelik diğer çözümler emisyonları azaltmada yetersiz kalıyor. Küresel iklim acil durumuna verilen mevcut yanıt, önemli başlıkların eksik olduğu veya yeterince önemsenmediği bir tablo çiziyor. Daha fazla ülkenin iklim planlarını, döngüsel ekonominin katkısını yansıtacak şekilde güncellemesi gerekiyor. Ülkeler, döngüsel ekonomiye geçişi hızlandırarak, net sıfır sürdürülebilir bir gelecek resmini tamamlayabilir ve iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini önleyebilirler.

İlginizi Çekebilir

Yükleniyor...
Yükleniyor