Minimalizm yolculuğu ilk başta bir adet fikir olarak başlar. Yavaş yavaş, bu fikir yeni bir zihniyet oluşturur. Ve bu zihniyet yeni alışkanlıklara yol açar. Bu alışkanlıklar özgürlük, basitlik ve farkındalık etrafında dönen bir yaşam tarzı yaratır.
İnsanlar genellikle minimalizmi, dağınıklık ve gereksiz eşyaların olmadığı boş beyaz bir oda olarak hayal ederler. Tasarım elbette bir rol oynar, ancak bir yaşam tarzı olarak minimalizm, sadeliğin çok ötesinde yer alır. Enerjinizi temel şeylere odaklayarak minimalist bir zihniyetin mekaniğini kavradığınızda adeta bir zincirleme reaksiyonu tetiklersiniz. Bu pratikte nasıl çalışır diye soracak olursanız; tüketim, iş, sosyal etkileşimler ve kişisel gelişim söz konusu olduğunda değerlerinizi tanımladıktan sonra, bu değerlere bağlı olan temel alışkanlıkları belirlemeye başlarsınız.
Bu yazımızda, minimalist alışkanlıkları oluşturuken size yardımcı olacak ipuçlarını verdiğimiz podcast’imizin metnini paylaşıyoruz.
Kasıtlı tüketimi anlamak
Minimalist olmayı hedefleyen birçok kişi kendilerine iki veya üç sandalyeye ihtiyaç duyup duymadıklarını, arabaların uygun olup olmadığını ve ikinci el giysiler almaları gerekip gerekmediğini sorar.
Minimalizm niyetle çalışır. Önce tüketim açısından önceliklerinizi nasıl tanımlayacağınızı öğrenirsiniz. Öncelikleriniz netleştiğinde, bu önceliklere uygun satın alma alışkanlıkları geliştirirsiniz. Örnek olarak, ulaşım söz konusu olduğunda ana öncelikleriniz para ve verimlilik olabilir. Sonuç olarak, özel bir araba yerine toplu taşımayı tercih edersiniz. Öte yandan, en yüksek derecedeki önceliğiniz hız ise, kendi aracınıza ihtiyacınız olabilir.
Kasıtlı tüketim, hayatı değiştiren birkaç minimalist alışkanlıktan biridir. Öncelikle düzenli olarak satın aldığınız tüm ürünlerin bir listesini yapmalı ve her kategori için öncelikleri belirlemelisiniz. Sonrasında ise kendi belirlediğiniz değerlere göre yeni şeyler satın alabilirsiniz. Yıllar geçtikçe, bu alışkanlığın size zaman ve para kazandırdığını göreceksiniz. Üstelik, aynı zamanda farkındalığınız da güçlenecek. Sonuç olarak tüketici davranışınız, gereksiz şeyleri spontane satın almaktan kasıtlı olarak faydalı ürünlere yatırım yapmaya kayacak.
Yeni ürün satın alma
Daha fazlasına sahip olmaktan vazgeçmek de yaşamı değiştiren bir başka minimalist alışkanlıktır. İstisnalar olsa da çoğu insan aynı ürüne ikinci kez ihtiyaç duymaz. Çoğu insan telefonlarını, arabalarını veya dizüstü bilgisayarlarını teknolojileri eskidikçe yükseltmek istiyor.
Yeni şeyler satın almanın yanlış bir tarafı yok ama daha fazlasına sahip olma dürtüsü insanı sonu olmayan bir döngünün içine çekiyor. Oysaki mevcut olandan daha iyi bir ürün arıyorsanız öncelikle mevcut ürününüzün kusurlarını belirlemelisiniz. Eğer mevcut ürününüz kullanım amacınıza daha fazla hizmet etmiyor veya ürününüzün teknolojisi eski sürümünden dolayı günlük hayatınızda iş yapış şeklinizi engelliyorsa ancak o zaman değiştirme yoluna gitmelisiniz.
Dijital minimalizm
Dijital minimalizm, günlük yaşamda farkındalığın bir tamamlayıcısıdır. Bu, sosyal medya kullanımınızı düzenlemek ya da Facebook, Instagram veya X kullanımından tamamen vazgeçmekle ilgili değildir. En uygun platformları kullanmak için doğru nedenleri ve anları belirlemekle ilgilidir.
Dikkat çeken uygulamalar, cihazlar ve araçlarla dolu bir hayatı ne kadar çok kabul ederseniz, büyük fikirlere veya yaratıcılığa yol açan derin düşünme için sahip olduğunuz zaman ve enerji o kadar az olur. Bunun yerine, dijital minimalizm, zamanınızı değer verdiğiniz şeyleri güçlü bir şekilde destekleyen, az sayıda, özenle seçilmiş ve optimize edilmiş etkinliklere odakladığınız farklı bir teknoloji görüşü sunar.
İpuçlarına göre değil, değerlere ve ilkelere göre hareket etmek
Birçok insan minimalizmi tüketici davranışıyla sınırlar fakat minimalizmin özünü bir değerler kataloğu olarak görmek gerekir. İlkeleri tanımlar ve enerjinizin, yaratıcılığınızın ve paranızın büyük kısmını bu değerlere yönlendirirsiniz. Öte yandan, bunlara uymayan şeylere ayırdığınız çaba ve kaynakları en aza indirirsiniz. Bu minimalist tavrı benimseyerek ipuçlarıyla değil değerlerle uyum içinde hareket edersiniz. Eylemleriniz, ipuçlarının değil, kendi belirlediğiniz ilkelerinizin sonucudur.
İpuçları yerine ilkelere göre hareket etmek, çeşitli nedenlerle en etkili minimalist alışkanlıklar arasındadır. Birincisi, zihinsel özgürlüğünüzü korur. İyi değerler genellikle sizin yerinize karar verir. İkinci olarak, ilkeler memnuniyete yol açar. Değerlerimizin çoğu, deneme yanılma yolculuklarının yanı sıra özenli bir sürecin ardından ortaya çıkar. Değerler zamanla değişebilir, ancak her zaman oradadırlar. Bu yıllar alabilir, ancak bu önceliklere göre hareket ettiğinizde, standartlarınızı yükseltmemiş olmaktan çok daha fazla memnun kalacaksınız.